Depremde Yine Aynı Senaryo: Operatörlerden Yine Hayal Kırıklığı
23 Nisan 2025’te meydana gelen ve Marmara bölgesinin tamamında hissedilen 6.2 büyüklüğündeki Silivri merkezli deprem, bir kez daha iletişim altyapısının ne kadar kırılgan olduğunu ortaya koydu. Depremin ardından Çanakkale dahil birçok ilde vatandaşlar cep telefonlarıyla yakınlarına ulaşmakta ciddi sorun yaşadı. Hatlar ya çekmedi ya da tamamen çöktü.
“Daha önceki depremlerden hiçbir ders alınmadı mı?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.
Her afette benzer tabloyla karşılaşmak artık tesadüf değil, yapısal bir ihmalkârlığın sonucu. Oysa ki haberleşme, Anayasa’da açıkça belirtilmiş bir haktır. Kriz anlarında insanların birbirine ulaşabilmesi, bilgi alabilmesi hayati önem taşırken, telekomünikasyon şirketlerinin bu temel hakkı sağlayamaması büyük bir güven sorunu yaratıyor.
Kamuoyunda en çok yankı uyandıran detay ise şu:
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, kısa süre önce yaptığı açıklamada, Suriye başta olmak üzere bazı yurt dışı bölgelerine internet hizmeti sağlanması yönünde hazırlıkların sürdüğünü belirtti. Bu gelişmenin ardından birçok yurttaş, “öncelik neden kendi vatandaşımıza değil?” sorusunu sormaya başladı.
Yatırım, kapasite artışı ve kriz senaryolarına karşı hazırlık konularında şeffaflık sağlanmadığı sürece, bu tür durumlarda yaşanan kesintiler sadece birer teknik sorun değil, kamusal bir sorumluluk ihmali olarak değerlendirilecek.
Vatandaş, hizmet bekliyor. İletişimin en gerekli olduğu anda sessizliğe mahkûm edilmeyi değil, bağlanabilmeyi hak ediyor.
Haber Merkezi
Ne Hissediyorsun?
Sevdim
0
Sevmedim
0
Çok İyi
0
Komik
0
Sinirlendim
0
Üzüldüm
0
Şaşırdım
0
