İlke Evin Gencel: Deneyimsel Öğrenme ve Sanal Gerçeklik İş Dünyasında Dönüşüm Yaratıyor!

Teknolojinin hızla gelişmesi, eğitimden iş dünyasına kadar birçok alanda dönüşümü beraberinde getiriyor. İzmir Demokrasi Üniversitesi öğretim üyesi ve Deneyimsel Eğitim Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlke Evin Gencel ile Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi öğretim elemanı ve Nara Eğitim Teknolojisi Şirketi kurucusu Dr. Zafer Karadayı, sanal gerçeklik (VR) teknolojisini deneyimsel öğrenme kuramıyla birleştiren yenilikçi bir eğitim modeli geliştirdi.

Bu modelin temelleri, İspanya, Yunanistan ve Polonya ortaklığıyla gerçekleştirilen uluslararası bir projeyle atıldı. Prof. Dr. İlke Evin Gencel’in koordinatörlüğünde ve Dr. Zafer Karadayı’nın Nara ile araştırma ekibinde yer aldığı bu proje, öğretmen adaylarına Kolb’un deneyimsel öğrenme döngüsünü (somut deneyim, yansıtıcı gözlem, soyut kavramsallaştırma, aktif uygulama) VR destekli uygulamalarla deneyimleme fırsatı sundu. Katılımcılar, bu yöntemin öğrenme sürecini daha etkili ve kalıcı hale getirdiğini ifade etti.

İş Dünyasında Sanal Gerçeklik ve Deneyimsel Öğrenmenin Gücü

Bu model yalnızca eğitim alanında değil, iş dünyasında da büyük bir dönüşüm aracı olarak öne çıkıyor. Prof. Dr. İlke Evin Gencel, deneyimsel öğrenme kuramının öncülerinden David Kolb ve Alice Kolb ile birlikte yürüttüğü çalışmalarla Türkiye’de deneyimsel öğrenme alanında öncü bilim insanlarından biri haline geldi. Bu çalışmalar, Dr. Zafer Karadayı’nın Nara Eğitim Teknolojileri ile bir araya gelerek deneyimsel öğrenme ve sanal gerçeklik entegrasyonunu iş dünyasında uygulamaya açtı.

Sağlıktan lojistiğe, finanstan üretime kadar pek çok sektörde çalışanlar, sanal ortamda gerçekçi senaryolarla etkileşime girerek doğrudan deneyim kazanabiliyor. Üstelik bu süreç hiçbir risk içermiyor. VR destekli simülasyonlar sayesinde yapılan hatalar öğrenme fırsatına dönüşüyor ve bireysel öğrenme stillerine uygun senaryolarla çalışanların potansiyeli en üst seviyeye taşınıyor.

Markalar İçin Etkileşim Odaklı Stratejiler

Tüketiciler artık yalnızca bilgi almak değil, deneyim yaşamak, markalarla etkileşim kurmak ve sürecin bir parçası olmak istiyor. VR destekli deneyimler sayesinde:

• Otomotiv sektöründe potansiyel müşteriler, test sürüşlerini sanal ortamda gerçekleştirebilir.
• Turizm ve konaklama sektöründe, müşterilere otel odalarını veya tatil rotalarını VR ile keşfetme imkânı sunulabilir.
• E-ticarette, ürünleri sanal ortamda deneyimleyerek satın alma kararları daha bilinçli hale getirilebilir.

Şirket İçi İşbirliği ve Yenilikçi Çalışma Kültürü

Deneyimsel öğrenme yalnızca bireysel gelişimi değil, takım çalışmasını ve organizasyonel öğrenmeyi de güçlendiriyor.

• Farklı lokasyonlardaki ekipler, VR ortamında aynı masada oturuyormuş gibi projeler üzerinde çalışabiliyor.
• Mühendisler ve tasarımcılar, ürün prototiplerini VR ortamında test ederek zaman ve maliyet tasarrufu sağlayabiliyor.
• Yöneticiler, VR destekli simülasyonlarla kararlarını daha bilinçli ve deneyim temelli verebiliyor.

Sonuç: Geleceğin İş Dünyasında Deneyimin Gücü

Prof. Dr. İlke Evin Gencel ve Dr. Zafer Karadayı’nın çalışmaları, sanal gerçeklik ve deneyimsel öğrenmenin sadece eğitimde değil, iş dünyasında da büyük bir devrim yarattığını gösteriyor. Gelecekte rekabet avantajı sağlamak isteyen şirketler, geleneksel yöntemlerden uzaklaşarak deneyim odaklı yeni nesil stratejilere yönelmeli.

İş dünyasında yeni kural: Anlatan değil, deneyim kazandıran lider olur!

Haber Merkezi